Ayşe Uça: Nasıl Bir İK programımızın bu haftaki konuğu Batı Group İnsan Kaynakları Direktörü ve İKAMİD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Gülşahiden Durucan. Gülşahiden Hanım ile EYT’nin iş yaşamındaki etkileri hakkında konuştuk.
Ayşe Uça: Hoş geldiniz Gülşahiden Hanım.
Gülşahiden Durucan: Hoş buldum Ayşe Hanım.
Ayşe Uça: EYT’yi işveren açısından nasıl değerlendiriyorsunuz?
Gülşahiden Durucan: İşveren açısından EYT’ye bakıldığında, ciddi bir yük ile karşı karşıya olunduğu ortadadır. Şirketlerin Kredi Garanti Fonu’ndan, düşük vadeli ve uzun ödemeli krediler alabilmesi söz konusu. Kıdem tazminatı için bütçe ayırmak gibi bir alışkanlıkları da yoksa, karşılaşılan manzara yıkıcı bir tabloya dönüşebiliyor. Çalışma arkadaşlarımız ve meslektaşlarımızla bu konu hakkında konuştuğumuzda, kıdem tazminatını peşin ödeyen de var, çalışan ile aralarında yapacakları protokolle taksitlendirerek ödeme yolunu tercih eden de var.
Ayşe Uça: EYT sebebiyle işten ayrılan çalışanın, tekrar başlaması durumunda; “Nasılsa emekli oldu” denilerek daha düşük ücret teklifinde bulunulması veyahut sigortasız çalıştırılması söz konusu olabiliyor. Bazı şirketler ise EYT nedeniyle iş sözleşmesini sonlandırdığı çalışanlarıyla tekrar çalışmak isterken, bazı çalışanlarıyla çalışmak istemiyor. Bu durum çalışanlarda rahatsızlık yaratabilir diye düşünüyorum. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
Gülşahiden Durucan: Gönül isterdi ki işten ayrılan bütün çalışanlarla tekrar devam edebilsin ama bu tamamen yasal bir süreç. Biz de bir çalışanız ve “insan hak ettiğini yaşar” diye bir cümle var. Ben buna çok inanıyorum. İşverenler sorumluluklarını bilen, bunu yerine getiren ve işine kendi işiymiş gibi sarılan çalışanları kaybetmek istemez. Bir iş ilişkisinin sona ermesinin ardından kurulacak yeni bir iş ilişkisinin, tarafların mutabakatına bağlı olarak yapılması gerekiyor. Dolayısıyla şirketin geçerli gerekçeleri varsa; çalışanın performansı, şirkette yeni bir sistem kurgusunun olması gibi nedenlerle iş akdi sonlandırılabilir.
“Sistemin besleyiciliğini doğru yerden kesmek gerekiyor”
Ayşe Uça: 1999 öncesi ve EYT ile emekli olan çalışanların henüz çok verimli yaşlarda olması hakkında ne düşünüyorsunuz?
Gülşahiden Durucan: Bugün öğle yemeği için dışarı çıktığımızda, billboardda bankaların emekliler için vadettiği promosyon afişlerini gördüm. Afişte bulunan kişilerin, tam da verimlilik çağındaki insanlar olduğunu fark ettim. Emeklilik için kırklı yaşların çok erken olduğunu söyleyebilirim. Bir taraftan kamu maliyeti varken, EYT ile SGK sisteminin üstlendiği yeni bir yük oluşuyor. Bunu kim ödüyor? Çalışanlar ödüyor. Kime miras? Çocuklarımıza borç yükü olarak miras. Gelecek nesillere borç yükü bırakmamak için daha mantıklı bir düzenlemenin yapılmasında fayda var. Sistemin besleyiciliğini doğru yerden kesmek gerekiyor.
Ayşe Uça: İKAMİD’in, paylaşım gruplarında çok önemli açıkları içtenlikle kapattığını görüyorum. Bundan sonraki hedefleriniz neler ?
Gülşahiden Durucan: İKAMİD 2019 yılı Şubat ayında, İnsan kaynakları mesleğinin iyi yerlere gelebilmesi hedefiyle kuruldu. Sektördeki profesyoneller, akademisyenler ve girişimcilerle birlikte; bilgilerimizi birbirimize aktarabilmeyi, kendimizi geliştirebilmeyi ve ülke ekonomisine katkı sağlayabilmeyi amaçlamaktayız. İnsan Kaynakları süreçlerinin daha iyi yürütülmesi için elimizden gelen desteği sunmaya çalışıyoruz. Datassist olarak sağ olun, sizlerin de değerli katkılarını alıyoruz. Bunun için size çok teşekkür ediyorum. Çok amatör ruhlu ama profesyonel olan işler yapmaya çalışıyoruz. Üye olmak ve İnsan Kaynakları alanında bilgisini, deneyimini paylaşmak isteyen herkese kapımız sonuna kadar açıktır.
Ayşe Uça: İKAMİD olarak sektörel saha çalışmalarınız var mı?
Gülşahiden Durucan: Zaman zaman seminerlerimiz, eğitimlerimiz ve sertifika programlarımız oluyor. İnsan Kaynakları Sertifika Programı derneğimizin kuruluş misyonuna hizmet eden projemizdir. İnsan Kaynakları profesyoneller ve meslekten gelen gönüllüler ile 62 saatlik bir eğitimdir. Şirketleri ziyaret etmek ve uygulamalarını görmek gibi bir projemiz vardı ancak pandeminden kaynaklı sekteye uğradık. Bunu tekrar yapmak ve her ay bir şirkete ziyarete gitmek istiyoruz. Zirve ve benzeri etkinlikler düzenlemeyi planlıyoruz.
“Keyifle ve huzurla çalışmak çok önemli”
Ayşe Uça: Gülşahiden Durucan olarak, Batı Group kariyeriniz nasıl ilerliyor? Hedefleriniz neler?
Gülşahiden Durucan: Batı Group’ta iki yıldır faaliyet gösteriyorum. Batı’nın şirket kültürü ve yönetim anlayışı; değişime, gelişime ve geliştirmeye çok açık. Yarım bıraktığım ve yapamadığım işleri gerçekleştirmem konusunda bana olanak sağladı. Bu konuda çok şanslıyım. Şirketimizin geleceği, sürdürülebilirliği ve kurumsallaşması adına tüm ekip özveriyle çalışıyoruz. Batı’nın geleceği için güzel şeyler yapmaya çalışıyoruz ve en önemlisi bunun için de fırsat bulabiliyoruz. Keyifle ve huzurla çalışmak çok önemli. Hayallerim ve hedeflerimin arasında mesleki anlamda belli bir olgunluğa geldikten sonra bilgilerimi paylaşmak ve bir platformda gönüllü olarak yer almak vardı. Dernek çatısı altında kendimi gerçekleştirme fırsatını yaşıyorum. Tabii ki bu beni çok mutlu ediyor. Bundan sonraki aşamada kendim için hedeflediğim şey, beni mutlu eden şeyleri yapmaya devam etmek.